Kutlu Bilge



Eşine Zor Rastlanılan bir Şövalyelik Hikayesi: Charlie Brown ve Franz Stigler


 

II. Dünya Savaşı tüm şiddetiyle sürerken, 20 Aralık 1943'te Amerikan B-17 bombardıman uçakları Bremen'e saldırı düzenleyecekti. 22 yaşındaki Charlie Brown adındaki bir pilot, bu bombardıman esnasında B-17 pilotu olarak görev alacaktı. Planın ana hedefi, Bremen'deki Focke Wulf adındaki uçak fabrikasını bombalamaktı. Charlie Brown, bu görev esnasında Almanların uçaksavar silahlarıyla ağır hasar alarak bir motorunu kaybetti ve gövdesinde ağır hasar oluştu. Motorunu kaybetmesi neticesinde B-17 gereğinden fazla yavaşladı. Uçağın yavaşlamasıyla Brown, kendi birimini kaybetti. Bu sırada uçağın içindeki mürettebatın çoğu, karadan açılan uçaksavar ateşi sonucu yaralanmıştı. Uçağın dümeni ağır hasar almış, radyo ise kullanılamaz haldeydi. 

Tek başına kalan B-17'yi vurması için Franz Stigler adında bir Luftwaffe (Alman Hava Kuvvetleri) pilotu Messerschmitt BF 109 ile havalandı. Franz Stigler, ağır hasarlı B-17'yi yakaladığında uçağın hasarlı kısmından yaralı mürettebatı gördü. B-17 mürettebatı, kendilerine yaklaşan uçağı gördüklerinde umutsuz bir şekilde sonlarını beklemeye başlamışlardı. Yalnızca tek bir düğmeye basarak tüm mürettabatı öldürüp uçağı düşürme imkanı varken, Franz o an hiç beklenmeyen bir şey yaparak B-17'ye kalkan olmuştu. B-17'nin yanına doğru sokularak onu karadan gelecek uçaksavar tehdidine karşı korumayı tercih etti. Yaralı B-17'ye Alman hava sahasının bitimine kadar eşlik etti. Hava sahasının bitiminde Charlie'ye selam vererek yanlarından ayrıldı. Franz'ın bunu yapmasındaki amaç, Kuzey Afrika'da birlik komutanı olan Gustav Rödell'ın şu sözleriydi: "Siz bir savaş pilotusunuz! Eğer paraşütlü bir adamı vurduğunuzu görür veya duyarsam, onu kendim vururum." Stigler daha sonra, "Bana göre, onlar sadece paraşütteydiler. Onları gördüm ve vuramadım" yorumunu yapmıştır. 

Charlie Brown, bu olaydan sonra Seething hava üssüne güvenli bir şekilde iniş yaptı. Komutanlarına bu olayı anlattı, ancak bu olayın savaş esnasında Alman pilotlara karşı merhamet duygusu oluşturmaması için gizli kalması emredildi. Charlie, savaştan sonra üniversiteye gitti. 1949'da yeni kurulan Amerikan Hava Kuvvetleri'ne katıldı. Dışişleri Bakanlığı'nda görev yaptı ve 1972'de emekli oldu. Franz Stigler ise 1953'te Kanada'ya taşındı ve başarılı bir iş adamı oldu. Charlie Brown, 1986 yılında katıldığı savaş pilotlarının toplantısında kendisine II. Dünya Savaşı'ndaki görevi sırasında unutamadığı bir anının olup olmadığı sorulduğunda bu olayı anlattı. Charlie Brown, kendisine yardım eden pilotu bulmaya karar verdi. Batı Almanya arşivlerini inceledi, savaş pilotu derneklerine mektuplar yazdı ve sonunda Kanada'da bulunan Franz Stigler'dan mektup aldı. İkili telefonda konuştuklarında, II. Dünya Savaşı'nda yaşadıkları olayı doğruladılar. 1990'da birbirini bulan ikili arkadaş oldular. Bu arkadaşlık, ikilinin 2008'deki ölümüne kadar devam etti.

Hiç yorum yok:

Blogger tarafından desteklenmektedir.